Soğuk hava, düşük nem, ve kapalı alanlarda geçirilen uzun sürelerin vücuttaki su kaybını artırabileceğini vurgulayan Demirci, su içmenin sadece susuzluğu gidermekle kalmayıp vücudun daha iyi çalışması için de hayati bir rol oynadığını ifade ediyor. Kış aylarında günlük su tüketimine özel önem verilmesi gerektiğini belirten Demirci, sağlıklı bireylerin günde en az 10-12 bardak, yaklaşık 2-2.5 litre su içmelerini öneriyor. Ayrıca, sabahları ilk iş su içmenin metabolizmayı harekete geçirebileceğine dikkat çekiyor ve su içmenin cilt sağlığını korumak, metabolizma hızını artırmak gibi birçok avantajı olduğunu vurguluyor. Ancak sıvı kısıtlaması olduğu durumlarda doktora danışılması gerektiğini belirten Demirci, bu önerilerin sağlık durumu uygun olan bireyler için geçerli olduğunu ifade ediyor.

Kış aylarında su içmenin önemi konusunda SANKO Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Meltem Demirci, bağışıklık sistemini güçlendirmenin ve hastalıklara karşı direnci artırmanın en etkili yollarından birinin yeterli su tüketimi olduğunu belirtiyor. Demirci, soğuk hava, düşük nem, ve kapalı alanlarda geçirilen uzun sürelerin vücuttaki su kaybını artırabileceğini ifade ederek, "Tüm bu nedenler kış aylarında su tüketiminin daha büyük önem taşımasına neden olur" diyor.

Soğuk havanın vücut sıcaklığını düzenleme mekanizmalarını etkileyebildiğine dikkat çeken Demirci, "Vücut sıcaklığını koruma ve soğuk hava koşullarına uyum sağlama konusunda kilit bir faktördür. Isı kaybını önlemek ve içsel ısıyı korumak için düzenli su içmek, vücut ısısının stabil kalmasına yardımcı olur" ifadelerini kullandı.

Demirci, kış aylarında su içmenin sadece susuzluğu gidermekle kalmayıp, aynı zamanda vücut fonksiyonlarını optimize etmek konusunda da bağışıklık sistemini güçlendirdiğini kaydediyor. "Sıvılar, vücudun hastalıklara karşı savunma mekanizmalarını destekler. Kış aylarında su içmek sadece susuzluğu gidermekle kalmayıp, vücudun daha iyi çalışması için de hayati bir rol oynar" diye konuşuyor.

Kış aylarında, soğuk hava ve rüzgarın neden olduğu su kaybını telafi etmek için günlük su tüketimine özel önem verilmesi gerektiğini vurgulayan Demirci, şu önerilerde bulunuyor: "Sağlıklı bireyler günde en az 10-12 bardak, yaklaşık 2-2.5 litre su içmeli. Ancak bu miktar kişinin yaşına, kilosuna, aktivite düzeyine ve iklim koşullarına bağlı olarak değişebilir. Sabahları ilk iş su içmek olmalı. Vücut gece boyunca su kaybetmiştir. Sabah güne bir veya iki bardak oda sıcaklığında su içerek başlamak, metabolizmanızı harekete geçirebilir."

Kış aylarında su içmenin sadece susuzluğu gidermekle kalmadığını aynı zamanda vücut fonksiyonlarını optimize etmek konusunda da bağışıklık sistemini güçlendirdiğini kaydeden Demirci, sözlerini şöyle tamamlıyor: "Su içmek cilt sağlığını korumak ve metabolizma hızını artırmak gibi pek çok önemli avantajı da beraberinde getirir. Bu nedenle, kış mevsiminde özellikle su tüketimine özen göstermek, genel sağlığı da olumlu yönde etkileyebilir."

Sıvı kısıtlaması olduğu durumlarda, doktora danışılması gerektiğini belirten Demirci, bu önerilerin sağlık durumu uygun olan bireyler için geçerli olduğunu ifade ediyor.