Kalp rahatsızlıkları, dünya genelinde önde gelen ölüm nedenlerinden biri olarak, erken teşhis ve önleme stratejilerini zorunlu hale getiriyor. Yüksek tansiyon, kolesterol seviyeleri ve diyabet gibi risk faktörleri, kalp sağlığını tehdit eden unsurlar arasında yer alıyor. Bu nedenle, bireylerin düzenli sağlık kontrolleri yaptırmaları ve belirtileri dikkatle izlemeleri son derece önemlidir.
Dr. Jeremy London’ın Uyarıları
ABD’de kalp cerrahı olan Dr. Jeremy London, belirli belirtilerin kalp sağlığıyla ilgili ciddi sorunların habercisi olabileceği konusunda uyarılarda bulundu. İşte dikkat çektiği üç belirti:
1. Yürürken Nefes Darlığı
Mayo Clinic’e göre nefes darlığı, genellikle kalp veya akciğer rahatsızlıklarından kaynaklanıyor. Yetersiz oksijen alma durumunda, kişi daha sert, hızlı veya derin nefes almak zorunda kalabiliyor. Nefes darlığı belirtileri aniden ortaya çıkabileceği gibi uzun süre de devam edebilir. Kalp krizi, düzensiz kalp atışları veya kalp yetmezliği gibi durumlar, yaygın nedenler arasında bulunuyor. New Jersey Kardiyovasküler Enstitüsü, nefes darlığına ayak bileklerinde şişlik, öksürük veya hırıltı gibi ek belirtiler eşlik ediyorsa, acil tıbbi yardım alınmasını öneriyor.
2. Yatarken Nefes Alma Problemleri
Ortopne, yatar pozisyondayken nefes darlığı yaşamak anlamına geliyor. Bu durumda oturmak veya ayağa kalkmak semptomları hafifletiyor. Zayıf bir kalp, düz yatıldığında akciğerlere yeniden dağılan ekstra kanı pompalamada zorluk çekebiliyor. Dr. London, ortopneden muzdarip olanların göğüs ağrısı veya kalp çarpıntısı gibi belirtiler yaşıyorsa bir sağlık uzmanına başvurmasının önemini vurguluyor.
3. Şişmiş Bacaklar
Bacaklardaki şişlik, dokularda sıvı birikmesinden kaynaklanan ödem adı verilen bir durumu ifade eder. Bacaklardaki damarlarda kan birikimi, kalbin sağlıklı çalışmadığını gösteren önemli bir işaret olabilir. Şişliğin aniden başlaması ve buna göğüs ağrısı, bayılma veya kanlı öksürük eşlik ediyorsa, derhal tıbbi yardım alınması gerekmektedir.
Ekokardiyogram ve Sağlık Kontrolleri
Dr. London, tıbbi geçmişin aktarılması ve ekokardiyogram gibi fiziksel muayenelerin önemine dikkat çekiyor. “Göğüs üzerine yerleştirilen bir ultrason probu, kalpten atılan kanın yüzdesini ölçebilir” diyor. Normalde bu yüzdelik oranının yüzde 65-70 civarında olması gerektiğini belirten London, eğer bu oran belirgin şekilde düşerse, bunun kalp yetmezliği veya zayıf bir kalbin işareti olabileceğini uyarıyor.
Bu önemli uyarılar, bireylerin kalp sağlığını korumaları ve gerekli önlemleri almaları adına dikkate alınması gereken unsurlar arasında yer alıyor. Sağlık uzmanlarına başvurmak, bu tür belirtilerle karşılaşan herkes için kritik öneme sahiptir.