Kış aylarının gelmesiyle birlikte karbonmonoksit zehirlenmelerinde artış gözlemleniyor. "Sessiz ölüm" olarak bilinen bu vakalar, özellikle soba ve doğal gaz kullanılan evlerde ciddi riskler oluşturuyor. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Acil Tıp Uzmanları Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Zeynep Gökcan Çakır, karbonmonoksit gazının insan vücudu üzerindeki etkilerini ve korunma yollarını anlattı.

Kapalı Alanlar Daha Fazla Risk Taşıyor
Prof. Dr. Çakır, karbonmonoksit zehirlenmesinin Türkiye’de genellikle soba, kalorifer veya doğal gazla ısıtılan evlerde görüldüğünü belirtti. "Kapalı otoparklarda, nargile kafelerde ve sobalı kahvehanelerde çalışanlar risk altında. Bu nedenle baca sistemlerinin düzenli kontrolü ve havalandırma hayati önem taşıyor" dedi.

Belirtiler ve Etkiler
Karbonmonoksit zehirlenmesinin belirtilerinin hafif baş ağrısından hayati tehlikeye kadar değişebildiğini ifade eden Prof. Dr. Çakır, şunları söyledi:
"Düzgün yanmamış yakıtlardan çıkan karbonmonoksit, vücuttaki oksijenle yarışır. Oksijen dokulara ulaşamadığı için özellikle kalp ve beyin zarar görür. Uzun vadede nörolojik hasarlara da neden olabilir. Banyoda veya uykuda ölümle sonuçlanan vakalar sıkça görülmektedir."

Uzmanlardan Uyarılar
Karbonmonoksit zehirlenmelerini önlemek için uzmanlar şu önlemleri öneriyor:

  • Baca Temizliği: Bacaların en az iki yılda bir temizlenmesi gerekiyor.
  • Havalandırma: Kapalı alanların düzenli olarak havalandırılması şart.
  • Karbonmonoksit Dedektörleri: Evlerde karbonmonoksit dedektörleri kullanılmalı.

Kış aylarında sıklaşan bu vakalar karşısında halkın bilinçlenmesi ve gerekli önlemleri alması büyük önem taşıyor.