Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve büyükelçiler, 14. Büyükelçiler Konferansı’nın resmi açılış töreni öncesinde Dışişleri Şehitliği ve Anıtkabir’i ziyaret etti.

Konferansın açılış konuşmasını yapan Bakan Fidan, Türkiye için dış politikanın stratejik yönelimi ve yürütülüş şeklinin son derece açık olduğunu belirterek, “Her türlü dış etki alanından bağımsız, medeniyetimizin değerleri etrafında şekillenen, artan imkan ve kabiliyetlerimize dayalı, devletimizin ve milletimizin bütünlüğünü, güvenliğini ve refahını güçlendirmeyi hedefleyen ve bölgesinde bir çekim merkezi olan tam anlamıyla milli bir dış politika. Yani, Türkiye Yüzyılının dış politikası” açıklamasında bulundu.

“Terör örgütlerine ülkemizde ve bölgemizde nefes aldırmayacağız”

Bölgede güvenlik, huzur ve istikrara en büyük tehdidin terör örgütleri ve diğer vekil örgütler olduğunun altını çizen Bakan Fidan şöyle devam etti:

“Adı ister FETÖ, ister PKK/YPG, ister DEAŞ olsun, tüm ilgili kurumlarımızla birlikte terör örgütlerine ve arkalarındaki güçlere, ülkemizde ve bölgemizde göz de açtırmayacağız, alan da bırakmayacağız, nefes de aldırmayacağız. Bu doğrultuda içeride askeri, istihbari ve teknolojik kabiliyetlerimizi artırırken, dışarıda ise dostlarımızla etkin işbirliğini sağlayarak mücadelemizi sürdüreceğiz. Ukrayna Savaşı’nın sona erdirilmesi ve barışın tesisi için çaba göstermeye inatla ve ısrarla devam edeceğiz. Savaşta son dönemdeki tırmanmayı endişe verici buluyoruz. Montrö Sözleşmesi’nin uygulayıcısı olarak, özellikle Karadeniz’de sükunetin muhafaza edilmesi, bunu tehlikeye sokacak girişimlerin engellenmesi temel önceliğimiz olacaktır. Dünya üzerinde her haneye etki eden Karadeniz Tahıl Girişimi’nin yeniden canlandırılması için bütün taraflarla temaslarımızı sürdüreceğiz. Bunu yapabilen yegane aktör Türkiye’dir.”

“Güvenli ve onurlu geri dönüşlerin sağlanmasına yönelik çalışmalarımızı da hızlandıracağız”

Bakan Fidan, Suriye’deki ihtilafın siyasi bir süreçle ve Suriye’nin toprak bütünlüğü temelinde çözüme kavuşturulmasının ana savunucusu olmaya devam edeceklerinin altını çizerek, “Suriye’yi terör örgütlerinin sığınağı, vekâlet savaşlarının arenası olmaktan çıkarmak için her türlü çabayı göstereceğiz. Güvenli ve onurlu geri dönüşlerin sağlanmasına yönelik çalışmalarımızı da hızlandıracağız. Diğer bir komşumuz Irak’ın toprak bütünlüğünün ve siyasi istikrarının başlıca savunucusuyuz. Bu amaçla Irak’ın başta PKK olmak üzere terör örgütlerinden arındırılmasına destek vermeyi sürdüreceğiz. Bölgemizde tüm ülkelerle ilişkilerimizi pozitif gündem üzerinden ilerletme arzusu içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.

Yunanistan’la ihtilaflı meselelere çözüm bulma konusunda mevcut pozitif atmosferin büyük bir fırsat sunduğuna değinen Bakan Fidan, “Biz bu konuda samimiyiz. Yunan tarafının da aynı samimiyeti göstereceğini ümit ediyoruz. Öte yandan, milli davamız Kıbrıs’taki duruşumuz açıktır. Kıbrıs Türklerinin egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescili temel politikamızdır” dedi.

“Türkiyesiz bir Avrupa Birliği’nin gerçek manada küresel bir aktör olamayacağını bir kez daha vurguluyoruz”

Türkiye - Avrupa Birliği (AB) ilişkilerine değinen Bakan Fidan şunları söyledi:

“Yeni dönemde, Türkiye-AB ilişkilerine vizyoner bir bakışla yaklaşılması ve sürecin tam üyelik perspektifiyle canlandırılması önem arz etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği sürecinin canlandırılması çağrısı temelinde, Türkiyesiz bir Avrupa Birliği’nin gerçek manada küresel bir aktör olamayacağını bir kez daha vurguluyoruz. NATO’nun bütün üyelerinin, karşı karşıya olduğu güvenlik tehditleri ve endişelerini eşit oranda gözeten bir yapıda olmasını da beklemekteyiz. Bu çerçevede bazı NATO ülkelerinin, Suriye ve Irak’ta PKK ile olan açık ve örtülü işbirliğine hemen son vermeleri gerektiği çağrısını yineliyoruz.

“Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve vize serbestisinin sağlanması konusundaki çabalarımız da yoğunlaşarak sürecektir”

Türkiye’nin ve bölgenin finansal güvenliğini sağlama noktasında alternatif mali ve ekonomik araçlar geliştirilmesine destek verileceğinin altını çizen Fidan, “Bu kapsamda, yerel para birimleri üzerinden dış ekonomik işlemlerin gerçekleştirilmesine katkıda bulunacağız. Öncelikle yakın bölgemizden başlayarak, insan, sermaye, mal ve hizmetlerin dolaşımını hızlandıracak politikaları hayata geçireceğiz. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve vize serbestisinin sağlanması konusundaki çabalarımız da yoğunlaşarak sürecektir. Dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefimiz doğrultusunda, tüm coğrafyalarla ticari ve ekonomik ilişkilerimizi geliştirecek ve çeşitlendireceğiz” şeklinde konuştu.