Maraş Televizyonu
HV
19 MART Salı 12:08
Advert

Kahramanmaraş Havalimanı Gaziantep’e mi çalışıyor?

Serdar Bursalı
Serdar Bursalı

Havalimanı sefer iptalleri ve sefer sayılarının saatleri ile uçuş noktaları sorunu yıllardır en çok tartışıp nedense bir türlü çözemediğimiz kangrene dönen bir yara oldu. Ya kolumuzu keselim ya da tedavi edelim. Bu stresi artık yaşayamayalım!

Herkes konuşur ama gerçek sorunu sadece görenler bilir. Kimine göre pist yetersiz, kimine göre ILS cihazı ile sorun çözülür kimine göre ise Gaziantep lobisi Havalimanının rantablı kullanılmaması için güçlü lobi yapıyor. 

Eksikliklerden belki bir tanesi gerçek sorun belki de hepsinin etkisi var orasını bilemeyiz ama bildiğimiz tek gerçek Havalimanımızın adı var ama maalesef kendi yok! Yani Terzi dükkanımız var ama kendi söküğümüzü bile dikemiyoruz. Bu çile ne zaman biter inanın öngörmek imkansız. 

Ben konuya başka bir pencereden bakacağım. Bizim için büyük bir sorun olan Havalimanı krizi en çok komşulara yarıyor. İlk Gaziantep daha sonra ise Adana Havalimanları bizim için zorunlu kullanım alanı haline geldi. Yani vatandaş korkusundan zamanlı işleri için seve seve olmasa da Gaziantep’i tercih ediyor. Tercih etmek zorunda kalıyor!

Haliyle Kahramanmaraş Havalimanı güdük ve yetersiz kalıyor. Zira bizden giden veya gelen her yolcu Gaziantep Havalimanı kapasitesine skor olarak yazılıyor. Bu doluluk oranları da tabi ki yatırım ihtiyacı doğuruyor ve komşu bu rakamları kendisi için kullanıyor!

Peki ne yapalım dediğinizi duyar gibiyim. Sizin veya bizim yapacağınız hiçbir şey yok. Siz mecburen işinize nasıl geliyorsa öyle yapacaksınız. Biz ise kendimiz söyleyip kendimiz yazacağız. Sefer sayıları, uçuş noktaları ve yolcu kapasitesi de Kahramanmaraş’ı zorunlu olmadıkça tercih edilmeyen yatırıma ve sefere uygun görülmeyen sorunlu bir rota olarak fişlenmeyecek.

Depremle birlikte ciddi bir kaçışın da yaşandığı şehrimiz hasar alan fabrikalar ve düşen iş hacmi sebebiyle de daha fazla yolcu kaybı yaşadı. Yani artık olmasa da olur bir duruma geldik. Yorulduk, kırıldık ve artık umudumuzu da kestik. Biz yalnızlığa mahkum edildik. Derdimize çare olacak kimse de yok. 

Hızlı Tren konusunda nasıl dışarıda kaldıysak Havalimanı meselesinde de el olduk el oğlu muamelesi görmeye devam ediyoruz. Tuz bastık yaramıza içimiz yanmaya, yaramız kanamaya devam ediyor. İnşallah kanayan yaramızı bir saran çıkar. Zira bu yara artık dikiş tutmaz. 

Bir mucize olurda bir müjde alırsak onu da paylaşırız. Görünen köyde bize yine sabır hasadı düşüyor. Kuldan hayır yok Allah yardımcımız olsun!

YORUMLAR