Ebu Muhammed el Golani, Suriye'deki Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) örgütünün lideri olarak son yıllarda dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. El Kaide ile bağlantısını 2016'da koparan Golani, son zamanlarda daha ılımlı açıklamalar yapıyor. Ancak, Batılı ülkeler ve analiz uzmanları, bu ılımlı yaklaşımın ardında pragmatik bir tavır olduğuna inanıyor.
Esad'ı Devirme Hedefi ve ılımlı Mesajlar
Golani, 8 Şubat 1935 seçimlerinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne seçilen ilk kadın milletvekillerinin illerine dair yaptığı açıklamada, yıllardır süregelen tek hedefinin Beşar Esad yönetimini devirmek olduğunu belirtti. Bununla birlikte, son zamanlarda Kürtler, Aleviler, Dürziler ve Hristiyanlar gibi azınlıklar için ılımlı mesajlar vermeye çalıştığını açıkladı. Golani, “Kaos dönemlerinde bazı ihlaller oldu, ancak bu sorunları çözdük” diyerek, mezhep farklılıkları içinde varlıklarını sürdüren grupların ortadan kaldırılmaması gerektiğini vurguladı.
Golani’nin Geçmişi ve Cihatçılıkla Tanışması
1982 doğumlu Golani, Şam’ın zengin semtlerinden birinde büyüdü ve ilk cihatçı düşüncelerini 11 Eylül saldırılarından sonra geliştirdi. ABD’nin Irak işgali sonrası cihatçı gruplara katılmaya karar verdi ve El Kaide’nin Irak kolunda yer aldı. Ancak 2011’de Suriye'de başlayan iç savaşa katılmak için ülkesine döndü ve El Nusra Cephesi'ni kurdu. Bu dönemde, IŞİD lideri El Bağdadi'ye biat etmeyi reddetti ve El Kaide lideri Eymen El Zevahiri'ye sadakat sözü verdi.
İlk Röportaj ve Şeriat Yönetimi
Golani, ilk röportajını 2013'te Katar merkezli Al Jazeera'ya verdi. Röportajda, Suriye'yi şeriat yasalarına göre yönetmek istediğini belirterek, Alevi, Şii, Dürzi ve Hristiyanlar için yer olmadığını söyledi. Ancak 2015'te, İslam Devleti'nin aksine Batı'ya saldırmayı düşünmediklerini ve Esad'ın devrilmesinin ardından Alevi azınlıklara karşı intikam almayı reddettiklerini ifade etti.
El Kaide ile Bağları Koparma ve HTŞ'nin Kurulması
Golani, El Kaide ile bağlarını 2016'da kopardı ve 2017’de, İdlib vilayetinde rakip İslamcı gruplarla birleşerek HTŞ'yi kurdu. Bu hamle, Batı’nın örgüte karşı olan saldırılarını engellemeyi amaçladığını belirtti. HTŞ, kontrolündeki bölgelerde sivil bir yönetim kurarak, İdlib’de etkili bir hükümet görünümü oluşturdu.
Savaş Suçları ve İhlaller
HTŞ, bölgedeki sivil halkı zor durumda bırakacak şekilde insan hakları ihlalleriyle suçlanıyor. Birçok sivil, HTŞ’nin rakiplerine karşı işlediği suçlarla ilgili olarak BM'ye başvurmuş durumda. Golani’nin liderliğinde, örgüt sadece askeri alanda değil, aynı zamanda bölgede sosyal ve politik bir yapı oluşturarak adeta bir devlete benzer bir yönetim şekli kurmaya çalıştı.
